Ρώσοι: Ακόμα και να καταλάβουμε την Κωνσταντινούπολη, οι Έλληνες θα συνεχίσουν να κάνουν κουμάντο

Δείτε τι έλεγαν οι Ρώσοι πριν από πολλά χρόνια για το Αιγαίο και όχι μόνο.

Ρώσοι: Τα προφανή και τα στοιχειώδη αναφορικά με το Αιγαίο είχαν ειπωθεί πριν από πολλά χρόνια – επομένως καλό είναι να μην τα ξεχνάμε στην Ελλάδα.

Συγκεκριμένα, μία άλλη διάσταση στο θέμα της επέκτασης των ελληνικών χωρικών υδάτων είχε εμφανίσει ο Πέτερ Ντούρνοβο, μέλος του ρωσικού Κρατικού Συμβουλίου.

Ο Ρώσος αξιωματούχος είχε εξηγήσει πριν από πολλά χρόνια τη σημασία του Αιγαίου και της Κρήτης στην κίνηση των ρωσικών πλοίων προς τη Μεσόγειο.

Όπως χαρακτηριστικά είχε αναφέρει, ακόμα και αν η Ρωσία κατακτήσει τα Στενά του Βοσπόρου και των Δαρδανελίων, αυτή η επιτυχία θα ήταν στρατηγικά άσκοπη, αφού η κυριαρχία στα Στενά δεν θα της δώσει πρόσβαση στις ανοιχτές θάλασσες.

Ο λόγος είναι ότι το Αιγαίο αποτελεί μία θάλασσα, η οποία σχεδόν στο σύνολό της αποτελείται από ελληνικά χωρικά ύδατα.

Ρώσοι: Ακόμα και να καταλάβουμε την Κωνσταντινούπολη, οι Έλληνες θα συνεχίσουν να κάνουν κουμάντο

«Οι Έλληνες δεν θα έχουν καμία δυσκολία να μας κλείσουν κάθε είσοδο και έξοδο, είτε υπάρχουν τα στενά είτε όχι», είχε αναφέρει ο Ρώσος αξιωματούχος.

«Θα παραμείνει μυστήριο πως αυτό το γεωπολιτικό γεγονός ξέφυγε από τα μάτια των Ρώσων», σημείωνε χαρακτηριστικά τότε ο Ντούρνοβο.

Λέτε να είναι τυχαία η… ζέση, με την οποία ζητά η Τουρκία να μην γίνει αύξηση των ελληνικών χωρικών υδάτων στα 12 μίλια, με αυτή τη θέση της Ρωσίας;

Πάντως οι δύο χώρες έχουν αγαστή συνεργασία τον τελευταίο καιρό και ειδικά από την περίοδο που η Τουρκία έχει ανεβάσει το θέμα της κυριαρχίας δεκάδων ελληνικών νησιών στο Αιγαίο.

Συνεπώς, δεν θα πρέπει με τίποτα να ξεχνάμε τέτοιες δηλώσεις…

Πηγή: geostratigika.gr

“ΤΟΥΡΚΟΙ ΚΟΝΤΕΥΕΙ ΤΟ ΤΕΛΟΣ ΣΑΣ”!

ΔΙΑΒΑΣΤΕ ΤΩΡΑ ΚΑΙ ΤΟ ΕΠΟΜΕΝΟ, ΓΙΑ ΝΑ… “ΔΕΣΕΤΕ” ΤΟ ΠΙΟ ΠΑΝΩ ΓΛΥΚΟ!..

Balkanlarda “savaş oyunları!” Cumhurbaşkanı Vucic orduya “hazır ol” emri verdi

Sırbistan ve Kosova arasından bir süredir yaşanan gergin bekleyiş Sırbistan’dan gelen son açıklamayla yeniden tırmanışa geçti. Sırbistan Savunma Bakanı Milos Vucevic, Cumhurbaşkanı Vucic’in orduya, “hazır ol” emri verdiğini söyledi.

01.11.2022

Sırp Bakan Vucevic, yerel bir televizyon kanalında, ülkesiyle Kosova arasındaki sorunlara yönelik açıklamalarda bulundu.

Vucevic, “Vucic, orduya hazır ol emri verdi. Ordu, Kosova’daki durumlar nedeniyle teyakkuzda.” ifadelerini kullandı.

 

Sırbistan Savunma Bakanı Milos VucevicSırbistan Savunma Bakanı Milos Vucevic

Sırbistan’ın ciddi bir ülke olduğunu ve bu sebeple, kimsenin “savaş oyunları” oynamaması gerektiğini belirten Vucevic, ülkesinin diyalogdan yana olduğunu vurguladı.

Vucevic, ordunun, aynı zamanda Başkomutan olan Vucic’in emriyle “Kosova ve Sırbistan’daki Sırpları korumak adına her emri yerine getirmeye hazır olduğunu” ifade etti.

Ülkesinin, barış ve istikrardan yana olmasının, “güçsüzlük ve korkaklık” olarak değerlendirilmemesi gerektiğine dikkati çeken Sırp Bakan, ülke ordusunun “eskiye oranla daha güçlü” olduğunu kaydetti.

ASKERİ SEVKİYAT BAŞLADI

Sırp Ordusu askeri teçhizatının sınıra sevk edildiğine ilişkin videolar sosyal medyaya düştü.

“ERDOĞAN’IN ROLÜ ÇOK ÖNEMLİ”

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic Ekim ayındaki Türkiye ziyaretinde, Kosova-Sırbistan arasındaki gerginliğe ilişkin, “Cumhurbaşkanı öncülüğünde, Türkiye’nin bölgedeki istikrarın korunmasındaki yapıcı rolü çok önemli.” demişti.

KOSOVA-SIRBİSTAN ARASINDA YAŞANAN GERGİNLİK

Kosova hükümeti, temmuz sonunda, Sırbistan’a mütekabiliyet ilkesi doğrultusunda “Sırbistan kimlik kartlarıyla Kosova’ya giriş/çıkış yapanlara geçici beyan formları verilmesi” ve “Sırp makamları tarafından Kosova’daki Sırplara verilen araç plakalarını ‘RKS’ (Kosova Cumhuriyeti) plakalarına dönüştürülmesi” ile ilgili kararların yürürlüğe gireceğini duyurmuştu.

Kosova’daki Sırplar, buna tepki göstererek, ülkenin kuzeyindeki sınır geçişlerini kapattı ve ülkede gerilim arttı. Kosova hükümeti, daha sonra Sırbistan ile sınır kapılarına giden yollara konulan tüm barikatların kaldırılması şartıyla krize neden olan uygulamayı 1 Eylül’e erteleme kararı almıştı.

Kosova tarafı, son olarak “yasa dışı” olarak nitelendirdikleri araç plakalarının yeniden tescil sürecinin Nisan 2023’e ertelendiğini, bu araçların sahiplerine önce uyarıda bulunulacağını, ardından ceza verileceğini ve son olarak test plakaları yerleştirileceğini duyurmuştu.

SIRPLARIN KOSOVA’DAKİ KATLİAMLARI

Sırp güçlerin 1999’da Kosova’daki Arnavutluk kökenli vatandaşlara yönelik katliamlarını bugün hala unutulmadı. Bosna’daki Srebrenitsa katliamından sonra Balkanlar’da yaşanan ikinci en büyük katliam olarak bilimen Reçak katliamında, Reçak köyünde 45 sivil toplu şekilde katledilmişti.

İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre 40 bin kişilik kasaba Sırp güçleri tarafından yok edildi ve Kosova’nın bütün büyük şehirleri arasında sivillere yönelik en şiddetli saldırılara tanık oldu.

Yerel halktan yaklaşık bin 500 kişi öldürüldü. Bu da Kosova’daki çatışmalar sırasında verilen toplam kurban sayısının yaklaşık yüzde 12’sini oluşturuyor. Kasabanın yaklaşık 200 sakini ise halen kayıp.

İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre bir evde yaşları 2 ile 73 arasında değişen 20 kişinin katledilmesi gibi vahşet sahneleri de yaşandı.

Hayatta kalanlar, köydeki Sırp topluluğunun üyelerinin katliamı gerçekleştiren Sırp güçlerine yardım ettiğini söylüyorlar.

Etnik olarak Arnavut çoğunluğa sahip olan Kosova, 2008 yılında Sırbistan’dan tek taraflı bağımsızlık ilan etti.

Bu, Belgrad ve müttefikleri Çin ve Rusya tarafından tanınmadı. Yaklaşık 100 ülke ise Kosova’nın bağımsızlığını tanıdı.

KAYNAK: AA
Ramazan YıldızHaber7.com – Haber Şefi
Haber 7 - Ramazan Yıldız

10. Μάλλον, όταν εδώ, πριν από χρόνια ακόμα, είχαμε γράψει πως οι ΤΕΔ χρησιμοποιούν “Χ.Ο.”, αναφέροντας συγκεκριμένες και πληροφορίες μέχρι και για τ/Σχηματισμούς, κλπ, (είχαμε επανέλθει και πρόσφατα / ο αποπεμφθείς βάζελός μας “ΙΑΠΕΤΟΣ”), θα είχαμε κάνει λάθος!.. Αχαχαχαχαχαχαχαχαχα!.. Διαβάστε και αυτό! (Η Κα αυτή είναι η 2η, διότι αυτής είχε προηγηθεί και άλλη)!..

TSK’ya iftira atan (sic) Aryen Turan hakkında mahkemeden karar

İzmir Barosu Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmada PKK’nın mesnetsiz iddialarını dillendirerek, Türk Silahlı Kuvvetlerini hedef alan Avukat Aryen Turan, serbest bırakıldı.

04.11.2022 
Dün gözaltına alınan Aryen Turan, adliyeye sevk edildi. Turan, sulh ceza hakimliğince, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

SKANDAL SÖZLER SARF ETMİŞTİ

İzmir Barosunun 22 Ekim’de Kültürpark Celal Atik Spor Salonu’nda yapılan olağan genel kurulunda kürsüye çıkan Aryen Turan, “Türkiye devletinin askeri operasyonlarda kimyasal silah kullandığına dair bilgiler ulusal ve uluslararası mecralarda dillendirilmektedir ancak yetkililerce bugüne kadar bu bilgilerin soruşturulduğuna dair yalanlamak dışında en ufak bir açıklama yapılmamıştır.” ifadelerini kullanmıştı.

ΑΧ ΚΑΫΜΕΝΗ, ΑΓΙΟΥΣ ΕΙΧΕΣ!

Turan’ın konuşmasını Kürtçe sloganla tamamlamasının ardından salonda arbede yaşanmıştı. Genel kurula bir süreliğine ara verilmişti.

DÜN GÖZALTINA ALINMIŞTI

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, konuyla ilgili resen soruşturma başlatmıştı. Turan hakkında İzmir Barosuna kayıtlı bir grup avukat da suç duyurusunda bulunmuştu. Yürütülen soruşturma kapsamında Turan, dün gözaltına alınmıştı.

Mehmet Küçükkahveci .Haber7.com – Gece Sorumlusu
Haber 7 - Mehmet Küçükkahveci .
11. ΣΟΡΟΣ-ΤΣΙΠΡΑ ΔΕΣ ΚΑΙ ΑΥΤΟ! ΠΕΣ ΝΑ ΤΟ ΔΙΑΒΑΣΟΥΝ ΚΑΙ ΝΑ ΣΟΥ ΠΟΥΝ ΤΙ ΛΕΕΙ ΤΟ ΠΑΡΑΚΑΤΩ ΚΕΙΜΕΝΟ ΚΑΙ ΜΕΤΆ ΠΡΟΒΛΗΜΑΤΙΣΟΥ (ΚΑΙ) ΓΙΑ ΤΟ… “ΠΡΕΝΤΑΤΟΡ”!..

NATO Secretary General attends NATO Cyber Defence Pledge Conference

NATO Secretary General warns of growing cyber threat

  • 10 Nov. 2022 
  • Last updated: 11 Nov. 2022 10:58
NATO Secretary General Jens Stoltenberg spoke today (10 November 2022) at NATO’s 2022 Cyber Defence Pledge conference in Rome.
Keynote address by NATO Secretary General Jens Stoltenberg at the NATO Cyber Defence Pledge Conference, hosted by Italy and the United States in Rome

Highlighting recent cyber-attacks against satellites, critical infrastructure and government departments, especially as part of Russia’s illegal war against Ukraine, the NATO Secretary General warned of the real and growing threat from cyberspace.

Mr Stoltenberg said, “Cyber is a constantly contested space and the line between peace, crisis and conflict is blurred. That is why NATO has taken the threat to cyberspace from state and non-state actors so seriously for so long. And why we have taken determined steps to guard against cyber-attacks. It is key to our collective defence.”

The Cyber Defence Pledge, agreed at NATO’s Warsaw Summit in 2016, has seen Allies increase their investment in our cyber defences. Mr Stoltenberg added, “I call on Allies to recommit to cyber defence. With more money, more expertise, and enhanced cooperation. This is a vital part of our collective defence and we are all in this together.”

NATO’s 2022 Cyber Defence Pledge Conference is held in Rome at the Ministry of Foreign Affairs and International Cooperation on 9-10 November. The Conference is co-hosted by Italy and the United States with the support of NATO’s International Staff.

12.
 
ΟΙ 2 ΛΑΟΙ ΕΙΝΑΙ ΦΙΛΟΙ ΚΕ… ΜΠΑΚΟΓΙΑΝΝΗ!.. ΑΧΑΧΑΧΑΧΑΧΑΧΑΧΑΧΑ
ΝΑ ΔΟΥΜΕ ΠΟΛΥ ΣΥΝΤΟΜΑ, ΤΙ ΘΑ ΛΕΣ, “ΓΑΜΩ ΤΟΥΣ ΣΥΜΒΟΥΛΟΥΣ ΣΟΥ”, ΒΑΖΕΛΑΚΟ!.. ΚΡΙΜΑ ΤΟΝ ΤΕΡΑΣΤΙΟ ΠΑΤΕΡΑ ΣΟΥ ΒΡΕ!..
Yeni Çağ Gazetesi İlk Sayfası
Aydınlık Gazetesi İlk Sayfası
Hürriyet Gazetesi İlk Sayfası
13. ΟΤΑ ΑΠΟ ΤΟ 2010 ΛΕΓΑΜΕ ΣΤΟ Ε/ΓΕΕΘΑ ΓΙΑ ΤΗΝ “ΛΩΖΑΝΝΗ” ΚΑΙ ΤΟΥΣ ΤΟΥΡΚΟΥΣ, ΑΛΛΟΙ ΓΕΛΑΓΑΝ, ΑΛΛΟΙ ΕΙΡΩΝΕΥΟΝΤΑΝ ΤΟΥΣ “ΑΓΓΕΛΟΥΣ”, ΑΛΛΟΙ ΘΥΜΩΝΑΝ, ΑΛΛΟΙ… ΚΑΙ ΤΕΛΙΚΩΣ ΣΗΜΕΡΑ; 
ΔΙΑΒΑΣΤΕ:

Cihat Yaycı: Adaların askerileştirilmesi, egemenlik devir şartını ortadan kaldırır

Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, “Adaların statüsünü Lozan ve Paris Barış Antlaşmaları ortadayken bozamazsın” diyerek adaların askerileştirilmesi ve silahlandırılmasının Yunanistan’ın egemenliğini ortadan kaldıracağını açıkladı.

 01.11.2022 

Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı ve Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cihat Yaycı, silahsızlandırılmış statüdeki Doğu Ege adalarını son dönemde Yunanistan’ın silahlandırmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Miçotakis yine Türkiye'yi hedef aldı: Kırmızı çizgiyi aşmamalıMiçotakis yine Türkiye’yi hedef aldı: Kırmızı çizgiyi aşmamalı

LOZAN VE PARİS BARIŞ ANLAŞMASI

Müstafi Tümamiral Yaycı, 1923 Lozan ve 1947 Paris Barış Antlaşmalarına göre silahsızlandırılmış statüde bulunması gereken 23 adada, Yunanistan’ın ancak asayişi temin edebilecek şekilde bir müfreze kuvveti bulundurabileceğini söyledi.

Jeffry Flake'in 'Ege' açıklamasına Bahçeli'den cevap: Türkiye'de aptal yok!Jeffry Flake’in ‘Ege’ açıklamasına Bahçeli’den cevap: Türkiye’de aptal yok!

Bu antlaşmalarda geçen hükme göre Yunanistan’ın bu kuvvette bir tabanca, kılıç ve tüfek sahibi olabileceğini ifade eden Yaycı, “Bu kuvvet 100 kişiyi geçerse bir tane makineli tüfek verilebilir. Onun dışında en ufak bir askeri birlik ve silah getirilemez, hiçbir gemi liman ziyareti yapamaz. Adaların üzerinden askeri uçak geçemez. Bu konu çok önemli ve çok nettir.” diye konuştu.

Yaycı, Yunan ordusunun 1919-1922’de Batı Anadolu’yu işgal ederken bugün olduğu gibi Midilli, Sakız ve Sisam adalarına askeri yığınak yaptığını hatırlatarak, şunları söyledi:

“İtalyanlar da Akdeniz Bölgesini işgal ederken İstanköy, Rodos ve Meis ağırlıklı olmak üzere bu adalara önce yığınaklanmış ve bu adalardan asker çıkarmışlardır. İşte 1923 Lozan Antlaşmasında Atatürk’ün üzerinde özellikle durduğu konu budur. Bir daha Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti böyle bir işgale uğramasın. Madem bu adalar veriliyor, fiilen elimizden çıkmış, bu adaların gayri askeri statüde olması şartı koşulacak ki bir daha Türkiye Cumhuriyeti böyle bir tehdit ve riskle karşı karşıya kalmasın. Bu antlaşma hükümlerinde ve tutanaklarında çok nettir. Bugün Yunanistan’ın yaptığı hem antlaşma hükümlerini ihlal etmektir hem de gayri askeri statüde olmak kaydıyla egemenliği devredilen adaların statülerinin bozulması yani bu adaların silahlandırılması ve askerileştirilmesi, bu adaların egemenlik devir şartını ortadan kaldırır.”

Cihat Yaycı aşama aşama anlattı! ABD'nin NATO'nun 5. maddesi eliyle Türkiye'yi işgal planıCihat Yaycı aşama aşama anlattı! ABD’nin NATO’nun 5. maddesi eliyle Türkiye’yi işgal planı

“YUNANİSTAN, HUKUK TANIMAZ BİR DEVLETTİR”

Ege Denizi’nde 23 adanın statülerinin ihlal edildiğini fotoğraflarla tespit ettiklerini belirten Yaycı, “Yunanistan, hukuk, anlaşma ve hüküm tanımaz, devamlı yayılmacı, genişlemeci ve revizyonist bir devlettir. Yunanistan 6 kere toprak büyütmüştür ve 6’sında da Türklerden toprak alarak büyümüştür. Hiçbirinde savaş kazanmadan ya da savaşa girmeden masada almıştır.” diye konuştu.

“ADALARIN OSMANLI HALEFİ TÜRKİYE YERİNE YUNANLARA VERİLMESİ HUKUKSUZDUR”

Yunanistan’ın “2. Dünya Savaşı’nda zarar gördüğünü öne sürerek İtalyanlara verilen adaların kendisine verilmesini istediği“ne değinen Yaycı, şöyle devam etti:

“Lozan’ın 16. maddesi ‘Söz konusu olan Osmanlı topraklarının şimdiki ve gelecekteki kaderleri ilgili devletlerce belirlenecektir’ der. 1947’de o adaların kaderi yeniden belirlenmiştir. Yani Osmanlı’dan İtalyanlara verilen o adalar, Osmanlı halefi olan Türkiye masada olmadan alınıp Yunanlara verilmiştir. Bu hukuksuzdur, aslına dönmesi lazımdır. Bu adaların şu anki durumu ya aslına dönüp Türklerin olmalıdır ya da İtalyanların ama asla Yunanların değildir. Şimdi Yunanistan, Amerika’nın hibe ettiği silahları Midilli, Sakız ve Sisam’a getirdi. Yüzyıl öncesinde bizi buralardan işgal etmeye kalkan Yunanistan, yine Batılı güçlerin etkisiyle aynı şekilde bu adalara yığınak yapıyor. Türkiye bu adalara bir kere silah, top ve bomba atmış mıdır, hayır. Atmadıysa sen (Yunanistan) bunların statüsünü Lozan ve Paris Barış Antlaşmaları ortadayken bozamazsın. Bu kabul edilemez.”

ΕΛΛΗΝΑΣ