Yunanistan Milli Savunma Bakanı Panos Kammenos Kıbrıs’ta ilginç bir törene katıldı. Hain bir katliam örgütü olan EOKA üyesi Evagora Palikaridi’nin ölüm yıldönümünde her zaman olduğu gibi ucuz kahramanlığa soyundu. Azılı katil Palikaridi’yi Helen davasının büyük kahramanı (!) olarak takdim etti. “Yunan ve Kıbrıs Helenizm’i için ölen kahramanları (!) asla unutmayacaklarını” ifade etti.

KATİL SÜRÜSÜ KAHRAMAN OLUR MU?

“Edirne’de iki Yunan askerinin tutuklu olduğu bir dönemde yapılan törenin önemini” vurguladı. Her millet kıratı ölçüsünde kahraman çıkarır. Yunan ve Rum’un kahramanları, günahsız ve silahsız Türkleri öldüren işte bu katil sürüsü! Pek ümidimiz yok ama herhalde Akıncı, Özdil isimli KKTC’nin mümtaz şahsiyetleri de bu haberleri okuyordur…

Panos Efendi aynı zamanda, “Batı değerlerini savunan (!) Yunanistan ve Kıbrıs’ın bölgede barışa hizmet ettiğini” vurguluyor. AB’nin verdiği desteğin altını çizen Panos, “Mısır, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile birlikte Doğu Akdeniz’de istikrar unsuru olduklarını” ileri sürüyor. Şaka gibi! Hızını alamayan Panos, “Balkanlarda Romanya ve Bulgaristan ile birlikte Türkiye’ye karşı bir eksen oluşturmak için harekete geçtiklerini” söylemeyi de ihmal etmiyor. Jeopolitiği bir kenara bırakarak Yunan’ın ipi ve aklıyla kuyuya inenlerin aklına şaşarım. İşler kızışırsa ağır bedel öderler… İşte Ukrayna örneği!

EKMEĞE PARA YOK, SİLAHA VAR!

Ekonomik kriz nedeniyle Yunanistan’ın tapusunu AB’ye teslim edenler, şimdi de boylarından büyük silahlanma yarışı için çaba sarf ediyor. Ayranı yok içmeye… Yunanistan’ın attığı her ekonomik adıma karışan AB, iş Türkiye ve silah satışı olunca hemen gevşemeye başlıyor. Fransa, Yunanistan’a fırkateyn satmak için görüşmelere başladı. Önce borç batağına sürükleyip sonra da yönetimi avuçlarının içine alıyorlar! Savunma sanayinde teknolojik bir atak başlatan Türkiye ile yarışa girenlerin hem paralarını hem de itibarlarını kaybedeceklerini şimdiden söyleyebiliriz. Haberiniz olsun! Birçok ülke Türkiye’den korvet (MİLGEM) almak için sıraya girdi!

EGE’DE YUNAN’IN KAZANMA ŞANSI YOK!

Türkiye deniz meselelerinde bariz olarak ağırlığını hissettiriyor. Nitelikli personeli, teknolojik donanımı ve muazzam altyapısı ile her an harbe hazır olan Türk Donanması, Ege’de istenilen bir bölgede istenilen sürede kolaylıkla deniz kontrolünü tesis ve idame eder. Hava Kuvvetlerimizin desteği de düşünülürse, Yunanistan için kapkara bir tablo ortaya çıkıyor. Kısa süre önce birkaç sahil güvenlik botunu görünce Panos’un nasıl panik içinde kaçtığını televizyonlardan izledik. Türk Donanması işin içine girerse sonuçları Yunanistan için çok daha ağır ve çok daha acı olur.

Sakın Türkiye’nin güneye kilitlendiğini düşünerek yanlış hesaplar içine girmeyin! Ege’de işler güneyden çok daha kolay olur. Adalar orada, hedefler belli! Bilinmeyen hiçbir şey yok! AB’ye de fazla güvenmeyin! Siz girdiniz de ne oldu? Tok girdiniz, şimdi açlıktan kıvranıyorsunuz! Türkiye’nin AB yolculuğunun, her iki taraf için de bir oyun olduğunu hiç ama hiç unutmayın! Milli dava söz konusu olunca AB sinek vızıltısı bile olmaz! İnsanlar gibi devletler de zaman zaman tek başlarına kalır! Son pişmanlık fayda etmez!

Hâlihazırda Yunanistan teknik sorunlar ve altyapı eksikliği nedeniyle gemilerinin işletme ve idamesinde büyük sorunlar yaşıyor. Yunanistan, özellikle Ege’de Türkiye’ye karşı bir adım atmadan önce en az 10 kez düşünmek zorunda! Türkiye, tarihinden gelen imparatorluk geleneği ve milli hasletleri ile güncel politik gelişmelerden bağımsız olarak ulusal konularda devlet refleksi gösterir. Batı ile en uyumlu gözüken ve hatta onlar tarafından yönlendirilen politikacılar bile bu gibi durumlarda şahin kesilir. Hatırlarsanız, en Amerikancı politikacılardan birisi olan Tansu Çiller bile Kardak krizinde, “O asker gidecek, o bayrak ya inecek, ya inecek!” şeklinde dünya kamuoyuna seslenmişti. Çünkü Türk milleti ve Türk devleti öylesine büyük bir baskı oluşturur ki hiçbir politikacı, istese bile milli politikaların bir milim bile dışına çıkamaz! Şu adalar meselesi de size pahalıya mal olacak… Dost acı söyler!

-/-